Fransa Gezilecek Yerler Listesi.

Fransa Cumhuriyeti; ana kara toprakları Batı Avrupa’da bulunan ve dünyanın pek çok bölgesinde denizaşırı toprakları olan bir ülkedir.

Başkenti; ülkenin simgesi haline gelen ve her sene milyonlarca turistin ziyaret ettiği, Avrupa’nın en gözde turizm merkezlerinden birisi olan Eyfel Kulesi’nin yer aldığı Paris’tir. Resmi dil Fransızcadır. Ayrıca yetmişin üzerinde dil ve lehçe de kullanılmakta olup, para birimleri Euro’dur.

Tarihi dokusunu kaybetmemiş yerleşimlerle dolu olan ülkede, mimarisi, kültürel zenginliği, yapıtları ile Avrupa’da sanatın kalbi olarak bilinmektedir.

Tarihi ve doğal güzellikleri sayesinde turizm açısından çok gelişmiş durumdadır. Bu nedenle, tatilinizi sadece müzeleri ve tarihi yapıları ziyarete odaklı olarak planlayabilir, bunun yanısıra kendinizi Paris’in cazibesine de teslim edebilirsiniz.

Ülkenin kuzeyinde ılıman iklim, güneyinde ise Akdeniz ikliminin hüküm sürmesi nedeniyle coğrafi çeşitliliğinden dolayı Fransa’ya her mevsim gidilebilir. En çok ziyaret alan şehirleri; Başkent Paris, Lyon, Marsilya, Toulouse, Bordeaux, Nice, Nantes, Cannes, Strasburg’dur.

Gezi severler için hazırladığımız Mutlaka Gezilmesi Gereken 5 Ülke yazımızda Fransa gezisine alternatif gezilecek ülkelere göz atabilirsiniz.

Eğer sizde bir Fransa seyahatine karar verdiğiniz halde seyahatinizde ne yapacağınıza henüz karar veremediyseniz, sizin için hazırladığımız aşağıdaki kapsamlı bir Paris rehberine göz atabilirsiniz.

Fransa’da Gezilecek Yerler.

• Eyfel Kulesi.
• Notre Dame Katedrali.
• Louvre Müzesi.
• Şanzalize Caddesi.
• Zafer Takı.
• Disneyland Paris.
• Sen Nehri.
• Parklar.
• Concorde Meydanı.
• Versay Sarayı ve Bahçeleri.

Fransa’nın başkenti Paris, dünyanın en romantik şehirlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Sen Nehri çevresine kurulmuş olan Avrupa’nın bu romantik şehrine gezip görmek için dünyanın dört bir yanından akın akın turistler gelmektedir.

Fransa’nın yılda 30 milyondan fazla turisti ağırlayan başkenti, gerek romantik atmosferi, gerekse sanatın mimariyle buluştuğu adeta bir açık hava müzesine benzemesi insanı kendine hayran bırakıyor. İşte Avrupa’nın en özel şehirlerinden Paris’e gitmek için 10 neden.

1. Eyfel Kulesi.

Eyfel Kulesi 1887 ile 1889 yılları arasında Gustave Eiffel’in firması tarafından, Fransız Devrimi’in 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Expo 1889 Paris Fuarı’nın giriş kapısı olarak inşa edilmiştir.

Ancak bu Kule, onu bir utanç lekesi olarak gören Paris halkının tepkisini de çekse de, özellikle her yıl milyonlarca turistin ziyaret ettiği, ve buraya gelen turistlerin kulenin tepesine çıkıp yukarıdan harika manzaranın tadını çıkartmasına ve romantik anlar yaşamasına vesile olmaktadır.

Turistlerin önünde romantik pozlar verdiği, gölgesinde soluklandığı ve şehrin farklı yerlerinden izlendiği bu kule, Paris’in merkezi sayılabilecek Champ de Mars bölgesinde halka açık devasa bir yeşil alanın tam ortasında bulunmaktadır. 300 metre yüksekliğinde ve 1665 basamaklı olarak kurulmuş olan bu kuleye ücreti karşılığında asansörle de çıkılmaktadır.

2. Notre Dame Katedrali.

Notre Dame Katedrali Paris’te bulunan dünyaca ünlü bir katedraldir. Meryem Ana’ya ithafen isimlendirilmiştir. Gotik yapı Île de la Cité’nin doğu kısmında, Paris’in diğer tüm önemli yapıları gibi Seine Nehri’nin kıyısında bulunur. Girişi batıya bakar.

Notre Dame Katedrali; devasa boyutları, Roma/Gotik stili karışımı mimarisi, görkemli süslemeleri, pencereleri ve vitrayları, 37 şapel, 75 dev sütundan oluşan 130 metre genişliğindeki katedral aynı anda 9 bin kişinin ibadet edebilmesine de olanak sağlayan sahip olduğu sanat eserleri ve 2000 yılı bulan tarihi ile Paris ziyaretinde görmeden dönmemeniz gereken yapılardan birisidir.

Paris’in mimari açıdan sahip olduğu zarafetin en önemli kanıtı konumundaki Notre Dame Katedrali,  Nisan 2019 yılında çatının tamamen çökmesi ve kulenin yıkılması ile sonuçlanan yangın felaketi sonucunda tarihi yapı ziyarete kapatıldı.

3. Louvre Müzesi.

Louvre Müzesi; Paris’in  simgelerinden bahsederken alanında dünyanın en önemlileri arasında başı çeken bu müze içerisinde, 35 bine yakın eser sergileniyor Bunlar arasında en yoğun ilgiyi Yunan Mitolojisi’nde aşk tanrıçasını temsil eden ve heykel sanatının en ünlü örneklerinden birisi olan Venus de Milo,  Leonardo Da Vinci ve Mona Lisa gibi ünlü sanatçıların eserlerini bulabileceğiniz dünyanın en iyi müzelerindendir.

Farklı tekniklerin mükemmel bir şekilde vurgulandığı ve ziyaretçilere sunulduğu bir yerdir. Louvre; heykelden, resime, desen’den, arkeolojik buluntulara ve göz kamaştıran sanatsal objelerine ya da kayıp medeniyetlerin günlük hayatta kullandıkları nesnelere kadar binlerce eser, her gün ziyaretçileriyle buluşmaktadır.

Dünyanın en etkileyici müzelerinden biri olan, Louvre Müzesi; 73 bin metrekare alan üzerinde yer alması ve koleksiyonunda 350 binden fazla eser olmakla birlikte, içerisindeki bulunan bu eserlerin hepsinin ziyaretçilere gösterilmese dahi  sergilenen eser sayısının 35 bin civarında olması  sebebiyle Dünyanın En Büyük Müzesi olarak kayıtlara geçmiş.

4. Şanzalize Caddesi.

Şanzelize Caddesi veya Şanzelize Bulvarı, Fransa’nın başkenti Paris’in en güzel caddesi olarak gösterilmektedir. Bu caddeye Fransızlar aralarında dünyanın en güzel bulvarı diye hitap ederler.

Adını Yunan mitolojisinde cennet olarak gösterilen Elysion ovalarından almış olan bu cadde 1950 metre uzunluğunda ve 70 metre genişliğindedir.

Caddenin her iki tarafında da geniş kaldırımlar var. Yayalara özel alanların yanı sıra, caddeye her açıdan görebileceğiniz ve yol boyu size eşlik eden bir yeşil hava hakimdir. Caddenin bir ucunda Concorde Meydanı, diğer ucunda ise Napolyon’un Zafer Takı bulunuyor.

Paris ve Fransa’daki her önemli etkinlik, ulusal gün kutlamaları, bayramlar, yeni yıl, turnuva zaferleri vs. Şanzelize Caddesi’nde bir karnavala dönüşür. Bu büyük günlerde halk ilk adres olarak Şanzelize Caddesi’ne akın etmektedir.

Şanzelize’de muhteşem dizaynlı vitrinlere sahip birçok ünlü markanın mağazasını bulabilirsiniz. Burada kendi zevkinize uygun pek çok mağaza gezmeniz mümkündür.

Hediyelik arıyorsanız cadde üzerindeki ara sokaklarda bulunan dükkanlardan yararlanabilirsiniz. Sevimli pasajlar, fast food restoranları ve makaronları ile ünlü bir çok pastaneleri de bu cadde üzerinde görmek mümkün olup,  lokantalarda da seçkin yemeklerin tadına bakabilirsiniz.

Şanzelize caddesi modern hayat ile tarihin tam bir karışımı olduğundan herkesin sevecek bir şeyler bulabileceği bu cadde de sadece oturup bir şeyler içmek ve Paris yaşantısını izlemek bile dolu dolu bir gün geçirmenizi sağlayacaktır.

Günün her saati yaya ve araç trafiğine açık olan Şanzelize Caddesi’ne metro ile ulaşım çok kolay. Nerede olursanız olun bir metro durağı bulduğunuzda buraya ulaşabilirsiniz. Cadde üzerinde, tüm caddeyi kaplayan kestane ağaçları ve muhteşem sokak lambaları gezinize keyif katacaktır.

5. Zafer Takı.

Zafer Takı, Fransa’nın başkenti Paris’te bulunan tarihi anıttır. Charles de Gaulle Meydanı’nın ortasında, Şanzelize Caddesi’nin batı kısmında yer almaktadır. Charles de Gaulle Meydanı’nı süsleyen bu simge yapının inşasına, 1806 yılında Napolyon Bonapart’ın emri doğrultusunda başlanmış olup, tamamlanması için 30 yıl beklenmesi gerekmiştir. Yüksekliği 49 metre olan Zafer Takı’nın eni ise 22 metredir. Bu tarihi anıt, 12 caddeye yol veren bir döner kavşak noktasının tam ortasında yer almaktadır.

Zafer Takı’nın üzerine çıkıp Bir tarafından baktığınızda kentin tarihi siluetinin keyfini sürebileceğiniz, diğer tarafındansa modern Paris’e bakış atabileceğiniz 12 caddeyi, Eyfel Kulesi’ni, kısaca Paris’i tepeden seyredebilirsiniz.

Tak üzerinde bir galeri ve teras bulunmaktadır. Galeride heykeller, sergilenen sanat eserleri ve yazıtlar yeralmakta, teras galerinin bir üst katında ise panoramik bir Paris manzarası bulunmaktadır. Galeriye ve terasa çıkmak için döner merdivenleri kullanıyorsunuz.

Bu tarihi anıtın hemen altında “Meçhul Asker Mezarı” isimli anıt bulunuyor. Bu anıt, 1’inci Dünya Savaşı sırasında ölenlerin anısına inşa edilmiştir. Meçhul Asker Mezarın en önemli özelliği ise bu Mezarın üstünde bir alev hiç sönmeden yanar. Her akşam saat 18:30’da Savaş gazileri, dernekler ve halk bu alevin hiç sönmemesini sağlamaktadırlar.

6. Disneyland Paris.

Disneyland Parklarından, Amerika dışında 2’nci tema park olarak açılan ve 1992 yılında açılışı yapılan Disneyland Paris Park, kent merkezine 32 kilometre uzaklıktadır. Yaklaşık 19 kilometre karelik bir alana kurulmuş olan bu tema parka Paris kent merkezi üzerinden metro ile kolayca ulaşmak mümkündür.

Paris’in en cazip yanlarından biri de çocuklar için hem şehir içinde hem de şehrin biraz dışarısında birbirinden çekici alternatifler sunuyor olmasıdır.

İşte bu alternatifler arasında iki tanesi vardır ki yalnızca çocuklar için değil aynı zamanda yetişkinler için de bir macera dünyası olan Disneyland ve Parc d’Asterix’dir.

Resmi adıyla Euro Disney Resort, eğlence odaklı bir tatil adına tüm gereksinimlerinizi bu park alanında karşılamanız mümkündür. Otellerin, lokantaların, eğlence merkezlerinin, alışveriş merkezlerinin ve oyuncakların hep bu alan içerisinde ya da çok yakınlarında olması nedenleriyle, bu kocaman kompleks içerisinde sadece çocuklar değil, büyükler için de keyifli anlar yaşamalarına neden olmaktadır.

Disney karakterlerinin belirli aralıklarla bir tren üzerinde parkla dolaştıkları eğlence, adrenalin ve çocukluğunu yaşamak isteyenlerin adresi olan bu parka girişte belirli bir ücret ödüyor ve alandaki hemen her şeye ücretsiz dahil olabiliyorsunuz.

 7. Sen Nehri.

Genel olarak Sen Nehri’nin öne çıkan bir özelliği bulunmamasına rağmen, Paris’i ortadan ikiye ayırması onu çok gözde bir nehir haline getirmiştir.

Fransa’nın ikinci en uzun nehri olan Sen Nehri üzerinde 37 tane köprü vardır, bu köprülerin bazıları çok eski ve mimari olarak çok etkileyicidir. Dolayısıyla şehre ayrı bir güzellik katar ve bu da turistleri çok etkiler.  

Sen nehri aynı zamanda turistlerin gezinti yapabilmeleri için çok sayıda küçük nehir vapurlarının gezinti için kullanıldığı bir nehirdir.

Büyük beklentilere girmeden, şehir içinden geçen bakımlı bir nehir kenarında gezmenin keyfi sürülebilirken, Paris’te gezmekten yorulunca yine nehrin kenarında dinlenilebilir, nehir üzerinde tekne turu yapabilir ve şehri bir de bu açıdan gözlemleyebilirsiniz.

8. Parklar.

Dümdüz bir şehri daha da güzelleştiren bir görüntü varsa o da yeşilin, doğanın şehrin içinden hiç eksilmemesidir. Fransa’nın başkenti Paris, dünyanın en romantik şehirlerinden birisi olarak bilinir.

Bunda; şehrin dört bir yanına dağıldığını gördüğümüz yüzün üzerindeki parkların etkisinin de olduğunu söylemek hiç te abartılı bir görüş değildir.

Paris gerçekten de Avrupa’nın en güzel parklarından bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Tarihi 17’nci yüzyılda dayanan parkları, dünyaca ünlü ressamlara ilham kaynağı olmuştur.

Paris’in olmazsa olmazlarından biri de dört mevsim ziyaret edebileceğiniz oldukça özenle bakılmış çiçekleri, süs havuzları, heykelleri ve uzanıp kitap okuyabileceğiniz parklara sahip olmasıdır.

Parklarıyla ünlü olan Paris şehrin keyfini; Jardin des Tuileries, Jardin du Luxembourg, Jardin des Plantes, Promenade Plantée’de v.b. dolaşarak çıkarabilirsiniz.

9. Concorde Meydanı.

Concorde Meydanı, Paris’in 8’inci bölgesinde, Şanzelize Caddesinin başında olan meydanın adıdır. 359 metre genişliği 212 metre uzunluğuyla, Bordeaux şehrinin Quinconces Meydanından sonra Fransa’nın ikinci en büyük meydanıdır.

Concorde Meydandaki 3.300 yıllık Luksor Dikilitaşı Mısır’dan; dönemin Mısır Hıdivi, Kavalalı Mehmet Ali Paşa 1829’da hediye olarak göndermiş ve meydana III Napolyon tarafından 1836’da diktirilmiştir.

Üzerinde II. Ramses ile ilgili hiyeroglifler yer alan dikilitaşın iki yanında bulunan denizciliğin yükselişini sembolize eden havuzlardan biri Fransa’nın denizlerini diğeri ise gölleri ve nehirlerini anlatır. Ayrıca bu meydanın dört bir köşesinde heykeller vardır. Bu heykellerin her biri Fransa’da yer alan şehirleri temsil etmektedir.

Avrupa’ya seyahat edenler iyi bilirlerki Avrupa şehirlerinin birbirinden güzel meydanları meşhurdur. Paris’in de en meşhur meydanı Concorde Meydanı’dır. Concorde Meydanı’na geldiğinizde içinizde oluşan ferahlık duygusunun tarifi yoktur. Meydan gün boyunca yerli ve yabancı pek çok kişiye ev sahipliği yapar.

Kendine has bir kalabalığı olsa da oldukça keyifli ve son derece güzel bir manzaraya sahip olan bu meydanda çok güzel vakit geçirmek mümkündür

Günümüzde de Concorde Meydanı Fransa’nın resmi kutlamalarında, geçit törenlerinde Fransa Devlet Başkanı’nın resmi korteji karşıladığı yer olarak düzenleniyor.

10. Versay Sarayı ve Bahçeleri.

Versay Sarayı ve Bahçeleri Paris şehrinde bulunmaktadır. Kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki saray, adını Versay Sarayı’ndan almıştır. İlk olarak XIII. Louis döneminde mütevazı bir av köşkü olarak inşa edilmiştir. Ancak daha sonra XIV. Louis’nin Fransa tahtına oturduğu dönemde ise 20 bin kişiyi ağırlayabilecek şekilde genişletilmiş ve bu şekilde günümüzdeki halini kazanmıştır.

Fransız Barok-Klasik mimarisiyle yapılmış olan bu saray aynı zamanda zenginliğin ve gücün simgesi olarak da anılmaktadır. Her bir odanın ve salonun ayrı bir zenginlik ve ihtişam gösterisi yaptığı toplamda 2300 oda ve bölümden oluşmaktadır.

Saray içerisinde Hercule Salonu, Venus Salonu, Mars Salonu gibi resmi Kraliyet Daireleri, Kral ve Kraliçe’nin kendi özel daireleri, Büyük Galeri, Kraliyet Şapeli ve Kraliyet Opera Salonu gibi bölümler yeralmaktadır.

Özellikle bahar ve yaz aylarında nefes kesici bir güzelliğe sahip olan uçsuz bucaksız Versay Sarayı ve Bahçeleri, UNESCO Kültür Mirasları arasında yer alması ve yılda 10 milyondan fazla turistin ziyaret akınına uğraması nedeniyle Paris’in en güzel gezilebilecek muhteşem yerleri arasında olmayı hak etmektedir.

11. Paris’te Nerelerde Kalınır?

Yurt dışı seyahatler öncesinde seyahate çıkacakların dikkat etmeleri gereken en önemli şeylerden birisi de konaklama yapılacak bölge ve otel seçimi olabiliyor. Şehir merkezinde, gezilecek yerler ve ulaşım ağına yakın, kaliteli, temiz ve ekonomik otel bulmak çok önemli bir konu.

Paris’te nerede kalınır diye düşündüğümüzde dikkat etmemiz gereken en önemli husus, otelin bulunduğu alanın metro istasyonuna olan uzaklığı.

Paris, dünyanın en gelişmiş metro hatlarından birine sahip. Bu yüzden bir yerden bir yere giderken en çok kullanacağınız araç metro olacak. Bu nedenle otelin metro istasyonuna yakın konumda olması çok önemli.

Paris’teki otel rezervasyonunuzu şehirdeki otellerin internet siteleri üzerinden yapabileceğiniz gibi çeşitli otel rezervasyon sitelerini kullanarak da yapabilirsiniz.

En iyi fiyat garantisi sunan ve sitede seçim yapacağınız otele bağlı olarak rezervasyonunuzu konaklamanıza 24 saat kalana kadar iptal etme şansı veren Booking.com’a ait link bağlantısına buradan tıklayarak konaklamayla ilgili sorunlarınızı çözmüş olursunuz.

Değerli okurlarımız; Yazılarımızda kullandığımız resimlerin bir çoğu bize ait olsa da okuyucularımızdan gelen ve internet ortamından resimlerde alınarak yazılarımıza eklenmiştir. Resimlerden dolayı herhangi bir telif durumunda bizlere direk İLETİŞİM’e tıklayarak bize bildirirseniz size ait olan resimlerinizi kaldırabiliriz.